Naim PINAR
HÜKÜMET
OYUNLARI ( I )
28 Temmuz 2013 seçimlerinin ardından şimdilerde
gündemimizi meşgul eden tek konu kimin kimlerle veya kimle hükümet kuracağı mevzuudur.
28 Temmuz seçimleri sonrasında oluşan tabloda; CTP-BG 21, UBP 14, DP-UG 12 ve
TDP 3 milletvekili çıkartmış, hiçbir parti seçmenden tek başına iktidar yetkisi
alamamıştır. Bu seçimlerin en karlı partisi hiç kuşku yok ki DP-UG olmuştur.
Kıbrıslı Türklerin en köklü partisi CTP, seçimlerden birinci parti olarak çıkmayı
başarmış, fakat istediği vekil sayısına ulaşamamıştır. UBP ve TDP ise seçimler
sonrasında ağır yara almışlardır. İki kere iki eşittir dört kadar açık olan koalisyon
seçenekleri ortadayken bu heyecan nedir? Kıbrıslı Türkler, Kıbrıs
Cumhuriyeti’nin bozulmasından sonra gerçekleşen ilk seçim olan 5 Temmuz 1970
seçimleri ve sonrasında oluşan yönetimlerden bugünlere gelene değin
yaşananların seyrinde hep Türkiye Hükümetlerinin etkisini hissetti. Bugün 25.
Hükümetin koalisyon hükümeti olacağı kesindir. Fakat kimler arasında
gerçekleşeceği konusu hem mevcut siyasi parti üyeleri hem de seçmenlerin geneli
tarafından merak konusudur. Şu sıralar bizlerin en çok düşündüğü ve sorduğu
sorular şu iki cümleyle özetlenebilir: “Acaba yeni hükümette hangi partiler yer
alacak”. Acaba TC’nin bir “tavsiyesi” var mıdır?” Kısaca geçmişten günümüze
kadar başımıza gelenlere bakacak olursak göreceğiz ki birçok kez “ah başımıza
neler geldi ah” diye feryat etmişizdir. Bu kez başımıza değil ayağımıza
geleceğini söyleyen DP-UG ve değişimin şart olduğunu söyleyen ve köklü bir
geleneğe sahip “bir parti” var diyen CTP-BG, “Hükümet Oyunları”nın en gözde
partileri gibidir. Hükümet Oyunları’na siyasi tarihimizin penceresinden
bakarsak, 5 Temmuz 1970 seçimleri sonucunda kurulan Kıbrıs Türk Yönetimi
Yürütme Kurulunun 26 Ağustos 1974’e değin görevde kaldığını görüyoruz. Daha
sonra 1974 TC askeri harekâtından sonra kurulan Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi’ne
(26.08.1974-13.02.1975) kadar çok partili sisteme geçilememiştir. 13 Şubat
1975’de Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin kurulmasıyla oluşan yeni koşullarda
hayat bulan Halkçı Parti (4.08.1975), UBP (11.10.1975), TKP (18.03.1976) ve daha
önce 27 Aralık 1970’de kurulan CTP ilk kez çok partili bir seçimde, 20 Haziran
1976’da yarışmışlardır. 40 koltuktan oluşan KTFD meclisinde ilk Hükümet, Nejat
Konuk’un başbakanlığında oluşmuştu. UBP’nin 30 milletvekili ile tam
hâkimiyetinde olan KTFD Meclisi, siyasal tarihimize I. Konuk Hükümeti’ni
(05.07.1976-07.07.1977) armağan ediyordu. UBP’nin kendi iç hesaplaşmaları ve
liderlik kavgaları içerisinde geçen 2 yıllık süre zarfında önce I. Konuk
hükümeti kendi içinde değişikliğe gitmiş, daha sonra ise UBP Genel Başkanı ve
Başbakan Nejat Konuk’un sağlık sorunlarını ileri sürerek istifa etmesi süreci
takip etmiştir. Bu olaylar sonucunda KTFD Meclis Başkanı görevini yürüten Osman
Örek, 21 Nisan 1978’de Devlet Başkanı Rauf R. Denktaş’ın onayıyla yeni
hükümetin başbakanı oluyordu. Fakat Osman Örek’in başbakanlığı da sadece 8 ay
kadar sürmüştür. Örek, hem UBP’den hem de başbakanlıktan 1 Aralık 1978’de
istifa ettiğini ve artık bağımsız milletvekili olarak görev yapacağını
açıklamıştır. Aslında daha önce Nejat Konuk’un UBP başkanlığından istifa etme
nedeni ile Osman Örek’in istifa nedenleri paralellik göstermekteydi. Her iki
lider de UBP içerisindeki kavgalardan ve disiplinsizliklerden bahsederek
görevlerinden ayrılmıştı.
İLK
KOALİSYON HÜKÜMETİNE GİDERKEN…
28 Haziran 1981 seçimleri yaklaşırken Osman Örek’in
bakanlar kurulunda Çalışma, Sosyal İşler ve Sağlık Bakanlığı görevini yürüten
Mustafa Çağatay, dönemin tek gerçek lideri olan Cumhurbaşkanı Rauf R.
Denktaş’tan 6 Aralık 1978 tarihinde aldığı hükümet kurma göreviyle I. Çağatay
Hükümetini (12.12.1978-04.08.1981) kuruyordu. I. Çağatay Hükümeti sırasında
yaşanan 28 Haziran 1981 seçimlerinde, UBP 18, TKP 13, CTP 6, DHP 2 ve TBP 1
milletvekili çıkarabilmişti. Eski UBP milletvekili Nejat Konuk ve İsmet Kotak
gibi isimlerin Demokratik Halk Partisi’nden yeniden meclise girmeleri UBP’nin
meclisteki sandalye sayısında azalmaya yol açmıştır. Bu koşullar altında koalisyon
hükümeti arayışına giren UBP haricindeki partiler flörtleşirken, Cumhurbaşkanı
Rauf R. Denktaş bu flörtleri hiçe sayarak hükümet kurma görevini 14 Temmuz 1981
tarihinde UBP Genel Başkanı Mustafa Çağatay’a veriyor. 4 Ağustos 1981 tarihiyle
de Çağatay, Devlet Başkanı Rauf R. Denktaş’a UBP azınlık hükümetini sunuyordu. Muhalefetin
feryadına rağmen kurulan azınlık hükümeti, ilk güven oylamasında çeşitli hesaplar yapan eski
UBP yeni DHP vekilleri İsmet Kotak ve Nejat Konuk’un çekimser kalmasıyla onay
alıyordu. Fakat 7 Aralık 1981 tarihinde ikinci kez güvensizlik önerisi veren
muhalefet partileri TKP ve CTP ile birlikte hareket eden DHP vekillerinin
oyuyla (21 kabul, 17 red oyu) Çağatay’ın kurduğu azınlık hükümeti
düşürülüyordu. Yeni hükümetin
pazarlıkları daha hükümet düşmeden başlıyordu. UBP Genel Başkanı Mustafa
Çağatay,17 Şubat 1982 tarihine kadar TKP ile flörtleşirken bir taraftan da
gizlice DHP milletvekili İsmet Kotak, Türk Birlik Partisi milletvekili İsmail
Tezer ve DHP’den ayrılarak bağımsız kalan Nejat Konuk’la pazarlığa oturarak
Kıbrıslı Türklerin ilk koalisyon hükümetini 15 Mart 1982’de kuruyordu. Bu
koalisyon hükümetinde tam bir esnaf pazarlığı yapıldığını söyleyebiliriz. Pazarlıklar
sonucunda yeni hükümettin bakanlar kurulunda, 7 UBP, 2 DHP ve 1 TBP olmak üzere
bakanlıklar paylaşılıyordu. UBP-DHP ve TBP’li 3.Çağatay Hükümetinde DHP
milletvekili İsmet Kotak, Sanayi ve Kooperatifler Bakanı oluyor. DHP’li Ahmet
Atamsoy’da dıştan atanan tek bakan olarak Eğitim, Gençlik, Kültür ve Spor
Bakanlığı görevine getiriliyordu. TBP genel başkanı ve milletvekili İsmail
Tezer’de aynı kabinede Devlet ve Sosyal Hizmetler Bakanlığını alıyordu. 3.
Çağatay Hükümeti 13 Aralık 1983 tarihine kadar görevde kalmıştır.
UBP-TKP’NİN
İLK KOALİSYON HÜKÜMETİ…
3. Çağatay Hükümeti, 29 Kasım 1983 tarihinde
görevden çekildiğini Devlet Başkanı Rauf Denktaş’a iletmişti. Fakat Denktaş’ın,
kafasındaki planı sonuçlandırma aşamasının sonuna kadar hükümet etmeye devam
etmelerini istemesi üzerine Başbakan Çağatay bu görevi sürdürmüş ve çeşitli
konuların mecliste görüşülüp, KKTC’nin ilanına giden yolda gündemi meşgul eden
konuları sonuçlandırmıştır. Örneğin; 2 Aralık 1983 tarihinde KTFD meclisinin
aldığı kararla KKTC Kurucu Meclisinin oluşturulması karara bağlanmıştı. Buna
göre Kurucu Meclis, 70 üyeden oluşmaktaydı. Bu meclis tarafından KKTC Anayasası
5 Mayıs 1985’te referanduma sunulmuştur. KKTC Anayasasının kabulü ile Meclis
artık 50 üyeli oluyordu. Yani artık “Hükümet Oyunları” 50 kişilik kadro
tarafından sahnelenecekti. KKTC’nin ilk başbakanı unvanını Kurucu Mecliste
“Bağımsızlar Grubunda” olan KTFD’nin de ilk başbakanı olan Nejat Konuk
yapacaktı. Tarihe 2. Konuk Hükümeti olarak geçecek KKTC’nin ilk hükümeti,
kurucu meclisin görevini tamamlayacağı 23 Haziran 1985 seçimlerine değin
görevde kalacaktı.

KKTC’nin ilk
genel seçimlerine gidilirken UBP Genel Başkanlığı koltuğunda artık Dr. Derviş
Eroğlu oturmaktaydı. 23 Haziran 1985 tarihinde yapılan seçimlerde ülke barajı %
8 olarak belirlenmişti. Ülke barajının yüksek tutulmasındaki niyet, UBP’nin
içinden kopanların yeni kurdukları küçük partilerde başarısız olması ve ana
gövdenin fazla yara almadan bu seçimleri atlatmasıydı. Bu seçimlerin ortaya
çıkardığı tablo tekrardan koalisyonu işaret ediyordu. UBP’nin 24, CTP’nin 12, TKP’nin
10 ve Yeni Doğuş Partisi’nin 4 milletvekili ile 50 sandalyelik mecliste
temsiliyet kazanmaları, yeniden pazarlıkların başlamasına vesile oluyordu. Bu
pazarlıklar sonucunda siyasi tarihimize UBP ile TKP’nin ilk, Kıbrıslı Türklerin
ikinci koalisyon hükümeti olarak girecek olan I. Eroğlu Hükümeti kuruluyordu.
UBP-TKP koalisyon hükümeti, 30 Temmuz 1985 tarihili meclis oturumunda 32 kabul
oyuna 16 red oyu ile güvenoyu alarak kurulmuştu. TKP’nin Sağlık ve Sosyal
Yardım, Çalışma ve Sosyal Güvenlik ve Turizm ve Kültür olmak üzere üç bakanlık
aldığı bu koalisyon hükümeti, İsmail Bozkurt başkanlığındaki TKP’nin de ilk
hükümet deneyimi oluyordu. Bu dönemde ilk kez TC hükümeti tarafından hazırlanan
“ekonomik önlemler paketi” ile de karşılaşan Kıbrıslı Türkler artık her zaman
bu paketlerle boğuşmak zorunda kalacaktı. 11 Ağustos 1986 tarihinde TKP’nin
koalisyondan çekilmesiyle sonuçlanan bu paket krizi yeni pazarlıkları da
gündeme taşıyordu. TKP milletvekili Dr. Mustafa Erbilen’in UBP’ye transfer
olmasıyla UBP’nin vekil sayısı 50 üyeli KKTC meclisinde 25’e ulaşıyor, Mecliste
4 vekili olan YDP genel başkanı ile UBP arasında gerçekleşen pazarlıklar
sonucunda Tarım ve Orman Bakanlığına karşılık yeni koalisyon hükümetinin adı
II. Eroğlu Hükümeti oluyordu. 13 Eylül 1986’da siyasi tarihimizde üçüncü bir
koalisyon hükümeti UBP-YDP işbirliği ile kurulmuş oluyordu. II. Eroğlu
Hükümeti’nin yeni transferi Dr. Mustafa Erbilen bu kabinede, Sağlık ve Sosyal
Yardım Bakanlığını kapıyordu. UBP-YDP koalisyon hükümeti sırasında YDP Genel
Başkanı ve milletvekili Aytaç Beşerler’in partisinin kurultayında tekrardan
başkanlığa seçilmemesi sonucunda karışan YDP, istifalarla sarsılır. Yeni genel
başkan olan Orhan Üçok’un koalisyondan yeni taleplerde bulunması ve parti
içerisindeki karışıklıklar neticesiyle II. Eroğlu Hükümeti 29 Nisan 1988
tarihinde istifasını Cumhurbaşkanına sunar. Hükümetin istifasından kısa bir
süre sonra pazarlıklar yeniden su yüzüne çıkar. YDP’den istifa eden Aytaç Beşerler’in
de aralarında bulunduğu üç bağımsız milletvekiliyle (Emin Uzun, Ömer Demir)
III. Eroğlu Hükümeti 23 Mayıs 1988’de kurulmuş olur. III. Eroğlu Hükümeti,
Kıbrıslı Türklerin siyasal tarihinde çok önemli bir kırılma noktası
diyebileceğimiz 1990 seçimlerine kadar icraatta kalır. Kıbrıslı Türkler için
sosyo-ekonomik şartların gittikçe kötüleştiği, üretimden koparıldığı bu sürecin
sonunda 6 Mayıs 1990 seçimleri, çeşitli dış etkenlerin ve şüphelerin gölgesinde
gerçekleşecekti…
DEVAM EDECEK…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder